31 Temmuz 2009 Cuma

Aşk Meşk yok!


O kadar güvensizlik yaşadığımdanmıdır, başkalarının ilişkilerinin iç kısımlarını bildiğimdenmidir anlamadım ama aşk olayları iyice abartı gelmeye başladı artık. çevremde baya bi aşık insan var aslında aşık demekte doru değil o yada bu şekilde ilişkisini ay'lar' ca sürdürebilen insanlar. ilişkide sevgi olmazsa olmazdır ama bir insan sevgilisinin arkasından onunla ilgili iş çevirebiliyosa ne kadar sevgi olur bilemiyorum.

Az önce bir arkadasımın aşk hikayesini dinledim, mükemmel aşıklar sorsan ama cocugun kızın arkasından unutamadığı eski aşklarını dinlemek bu hikayenin mükemmelliğini oldukça yıpratıyor sanırım. sonra düşünüm bi denizlide bi arkım var 7 senelik sevdiceği var hatunun ama sorsan o kadar mutsuz ki aşk denilen şey uçup gitmiş, herşey monotonlaşmıs artık. bide evlendiklerini düşünemiyorum bile. garip geliyor ilişkilerdce insanların birbirlerini bu derece yıpratmaları.

Böyle gördükçe daha bi soğur oldum aşk olaylarından. Aşık olmayı severdim ben. midemdeki kelebeklerle uyum içinde uçmayı. her cümlemin sonunda ' bu arada ben aşık oldum. daha önce söylemişmiydim?' demeyi. aşık oldugum kişiyi gördüğümde şaşkın ördek bakışıyla kelimeleri cümlelere cevirme çabalayışlarımı falan. artık çok uzak gözüküyor.

Keşke inancımı bu kadar yitirmesedim.

29 Temmuz 2009 Çarşamba

Onca hayal kırıklığı, haydi seç beğen.

Kendimi kocaman bi boşlukta hisseddiyorum. kapkaranlık bi boşluğun ortasında. saçma ve amaçsız. aslında hayatımda okadar çok amacım oldu ki bunları bir bir gerçekleştirememek amaçlarımı saçma yapmaktan başka bi işe yaramıyor. aynaya bakıp mide bulantısı yaşamanın gerçek anlamı bu olsa gerek. kendimden nefret etmemin diğer bir ifadesi.Resmen 'hayallerimizi' yok ettim. bilerek isteyerek değil ama bunu aptal kişiliğim, olmayan zekamla mahvettim. babamın her 'tercihleri napmayı düşünüyosun bebişim' dediğinde. 'canım babam senin aptal, gerizekalı, mal kızın - annemle akrabada değilsiniz nasıl böyle moron oldum anlamadım- 10-15 puan fazla yapabilseydi bir tercih yapmayı düşünebilirdi' dememeye zorluyorum ama sözcükler bir türlü azımdan çıkmıyor.herkes bu duruma bu denli sinirli olmamı saçma görüyor olmalı. bu gün dershanedeki rehberlikçi bile malmışım gibi baktı. ' bence 2 senen kalmış okulunu bitir sonra istersen 2. üni okursun bırakman mantıksız.' neye göre mantıksız? kime göre mantıksız? ben sadece mutlu olmak istiyorum 2 senem boşa geçmiş, yaşım problem olcakmış bi gram umrumda bile değil. tek istediğim mutluluk ve huzur. ama beni bi türlü bulamamakta ısrarlılar.


Eğitim öğretim hayatımda anasınıfı ve ilkokuldan sonra mutlu oldugumu da pek anımsamıyorum zaten. orta okul sınıf savaşımlarıyla çekilmez bir haldeydi, lisede en istemediğim okula gittim ki gitmiceme dair yeminler ede ede 3 sene. . sonra öss belası oda 12 tercih arasından gitti ve en istemediğim şehiri buldu geldi. şaka gibi. onda da 2 seneyi bitirdim ve hala şansımı zorluyorum. ama bu sefer inanmıştık, güvenmiştik. böle düşündükçe kendimi daha bi sersem hissediyorum. bu kadar başarısız olmak zorundamıyım? bana güvenenleri göt gibi bırakmak?
beynim çok yoruldu, ne yazıkki psikolojik savaşlar beni daha fazla insan yapmaya yetmedi, yetmiyor!

Elizadan 45678905678 kez özür diliyorum. Hayallerimizi yıktığım, lanet beynimi çalıştıramadığım için.
Babişden özür diliyorum kendime bu derece güvendirdimğim için.
Ve kendimden de özür diliyorum kendime bu derece inandığım için!

26 Temmuz 2009 Pazar

Ben vursam kendimi vuracaktım!


Kendimi ejderha gibi hissetmeye başladım yine bugün. genelde ateşlendiğim zamanlarda bu duyguya kapılırım ama havanın bu derece sıcak olması huh desem azımdan ateş topları çıkacakmış gibi bi hisse kapılmama sebep oluyor.
Ne kadar boş bir gün geçirdiğimi anlatamam. Msnimdeki herkesi 'bi siktirin gidin be' diyerek savalı uzun zaman oldu ama ben bugün yalnız hissediyorum. nette yabacak hiç bişi kalmamış, 567890 saat kitap okuyunca normal hayata dönemiyorum,34567890 saat uyuyuncada rüya aleminden çıkamıyorum. Hangi hayattayım sapıttım.
keşke biri beni vursa falan da action yaşasak :/
odanı götürüyorum; imza bok.

22 Temmuz 2009 Çarşamba

böüğğğ


*Yine beynim kırmızı sinyallerini vermekte. Sinirliyim.
Önümdeki seneyi düşündükçe de daha bi sinir yapıyorum. Ve şanssızlık konusunda çok fazla başarım olduğu için kendimi siğirli bir değnekle lanet bi kurbağaya çeviresim geliyor.- önce moron togiyi çevirirdim ögle bi değneğim olsa. zaten onu çevirmekte pek zor olmazdı tip itibariyle benzerlikler içermekte kendisi.-




* Sanırım insanlara tahammül edemiyorum. yok yani yapamıyorum. hele aklım başka yerlerde olduğunda ki çoğu zaman dünyala bağlantımı kesmiş, şaşkın ördek bakışıyla dolaşırım. ayrıca eve gelen misafirlerden kadının konuşması sivrisinek vızıltısı gibi. bazen insanların sadece maymunlardan değilde farklı farklı hayvanlardan geldiğini düşünmemek için iç savaşa giriyorum.

21 Temmuz 2009 Salı

Msnde nick olarak sevgisi ve kendi ismini sevgi pıtırcığı olarak yazanlara ayar oluyorum. Oldum!
Samet (L) Özge.
Kaan (L) S*
Burhan (L) Aslı
skob (L) elup (!)
ıvır zıvır.

Lanetli As.

Eskiden çok eskiden ben daha çok küçükken
Henüz cennet plaji otopark olmamişiken.
Mercanlarin arasinda küçük baliklar vardi.En güzellerin el boyunda kavuniçi olanlardi.
Bir gün bir rüya gördüm o kavuniçi balik benmişim.
Büyümem beklenmeden afiyetle yenmişim.


Sanırım birileri tarafından lanetlendim. Elizada böyle düşünüyosa bu kesin dorudur. ama lanetlencek kadar ne yapmış olabilirim onu merak etmekteyim.
Bugün 2 kere otobüste kaza geçirme tehlikesi atlattım. ne zaman otobüse binsem bi bokluk oluyor, sanırım negatif enerji durumları. mutfağın lambasını bile bi dokunusumla yine patlattım. bu enerji konusunda kendime cinayet planları bulmalıyım. iyi fikir.

20 Temmuz 2009 Pazartesi

Biri bana format atsın!





* Sinirliyim, gerginim, sıkıntılıyım, huzursuzum, bir garip hallerdeyim bi kaç gündür. oysaki Elizayla geçirdiğim güzel bir tatil dönüşündeyim. evet güzel hatta bu zamana kadar geçirdiğimiz en haraketli tatil olmasına rağmen sıkıntılar her bir yanımı sarmış durumda.
Bilgisayarımın dengesiz haraketlerinin yanında Elizaylada saçma sapan sebeplerden tartışmamız sıkıntılı durumumu sinirli hale getiriyor ve ben bu durumdan oldukça rahatsızım.




*Bunalıyorum. göğüs kafesim kalbimin atmasını engelliyor sanki. beynimin içini bremen mızıkacıları işgal etmiş durumda, göz kapaklarımı açmam ise yüzyıllarımı alıyor sanki ve ben kendimi hiç olmadıgı kadar mutsuz hissediyorum.

*Anniş ve Eliza benim hiç bir zaman mutlu olmayı başaramadığımı söylerler. nankörmüşüm çünkü elimde olanların değerini bilmekte acizmişim. evrendeki tek sorunlu yaratık benmişim gibi davranıyolar. şizofrenim sanırım. akıl hastanesine gitmek için sabırsızlanıyorum.


*Ve bugünlerde fazla karamsarım farkediyorum. yarın yaşayacağımdan emin olmadığım halde yarın başıma gelebilecek kötü şeylerin yasını tutmakta ustayım. bu konuda ödül bile alabileceğimden eminim. tek başarım bu olurdu heralde.


*Sinirliyim, evet bi hayli sinirliyim. Elizayla tartışmayı başarabildiğimiz için. boktan suçlamalarla olmayan tadım daha cok kacıyor. tebrikler As'a.

*Bazende yalancıyım. farklı rollere merak sardım bu aralar. Zar Adam özentisi demem belki daha doru olur. başka bi ruh istiyorum belkide, kim bilebilir.

* Köpek gibi pişmanım. geçmişte yaptığım tüm hatalar yüzünden. beynimin bir kısmını bunlara ayırdım ve günün belli saatlerinde klasörü açıp 'keşkeler saati' yapıyorum.


* Dengesizim. kim gibi bulamadım ama dengesizim işte.

*Ve kendimi kontrol edemiyecek kadar güçsüzüm. Saçma bi post yazacak kadarda aptal.

6 Temmuz 2009 Pazartesi

Ben özgürüm, sadece özgürüüüm.

Aman Tanrım çalışma hayatı denen şeyde neymiş öyle. artık tattım biliyorum ne kadar bilmemenin daha güzel olduğunu bilsemde. hayata dair olan toz pembe hayallerimin tozu bile kalmadı yani o derece.herşey 5 gün önce Eliza'nın desteğiyle, aynı yerde çalışmaya başlamamızla başladı. ilk zaman ohhh mis bütün gün aynı yerde birlikte çalışıcaz hem bunun içinde para alıcaz diye düşündüm. kebap dedim ama o hayat hayat değil. anniş derdi 'sen insanlarla ugrasmadın daha, emir almak ne demek bilmiyorsun, para nasıl kazanıyormuş öğrenmen lazım artık mik mik' inanmazdım. amaaan öğreniriz derdim. öğrendiklerim kıçıma kaçtı.arada bi dinlenme falan olsa bide kendine ayırabıldıgın zaman olsa ve pislik patron patron kavramı konusunda sınıf ayrımına gitmese herşey daha farklı olabilirdi.

5 gündür özel hayat diye bişi kalmadı sabahın köründe git aksamın bilmem kaçında dön eve bide adam uykumuza bile karısmaya başladı ya. 'Eliza yine As' lardamı kalıyosun. bak rica ederim uyuyun akşam.' hayır ordaki zaman sürecinde zaten 1500 tane emir veriyosun sözle yada gözlerinle bırak akşamımız bize kalsın. hem zaten o yorgunlukla o bar senin bu bar benim gezmicez heralde.

nese bitti gitti ve biz tatil planlarını kurgulamaya başladık.

kendimi kafesten çıkmış bi kuş gibi özgür hissetmeyi ne kadar da özlemişim.

kanatlanıp uçasım vaaaaar!

3 Temmuz 2009 Cuma

ah be kader ahhh!


artık pizza görmeden de 536278567890 tlm olsun istiyorum. netin basında aksama kadar yapcak bişi bulamamak istiyorum. martin eden' nın kendini nasıl geliştirdiğini öğrenmek istiyorum. bi taaaneee 2liii diye bagırmamak istiyorum. aptal bakıslara maruz kalmamak istiyorum. elizayla oturup, teknolojik aletleri ortadan kaldırıp saatlerce sacmalamak istiyorum. tüm insanlar normal bi beyine sahip olsun istiyorum. saat 12yi gectiğinde külkedisi yerine uyuyan güzel olmamak istiyorum. Hacı sakallarını kessin istiyorum.piç olan erkekler intahar etsin istiyorum. ben aslında sadece kanatlarım olsun istiyorum.